9 Nisan 2011 Cumartesi

Oyum Öykü’ye


Türkiye değişiyor.
Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği (KA.DER), 12 Haziran 2011'de yapılacak milletvekili genel seçimlerinde daha çok kadının aday gösterilmesi, daha çok kadının milletvekili olabilmesi için bir kampanya başlattı.
KA.DER "275 KADIN" ve eşit temsil arıyor.
Öte yandan gençler epey zamandır partilerin listelerinde yer alabilmek için kulis faaliyetleri yürütmekteler.
AKP ve BDP’nin birer Ermeni yurttaşımızı aday gösterebileceği konuşuluyor.
Diğer partilerden bir şey duymadım ama Lokman Ayva’ya destek olacak biçimde AKP 3-4 engelli yurttaşı daha Meclis'e taşımaya uğraşıyor.
Toplumun değişik kesimlerinin Meclis'te temsiline ilişkin partiler için “küçük” ama Türkiye için “büyük” adımlar.
Şimdi yazıyı okuyanların "parti içi demokrasinin olmadığı, seçim barajının partileri bağımsız aydalar göstermeye ittiği bir ülkede sen ne diyorsun kardeşim?" diye sorabilir.
Yine de bu küçük adımlar önem taşıyor. Bu toplumsal kesimlerden, medya ve polisin ortaklığı ile adları sürekli olaylarla, ellerinde maket bıçaklarıyla çekilmiş görüntüleri ile aklımıza sokulan gayler, lezbiyenler, transseksüeller, biseksüeller, eşcinseller de mecliste temsil edilmek üzere adaylık başvuruları yapıyorlar.
Bursa'da kurulu ve kısa adı Gökkuşağı olan Travestileri, Transseksüelleri, Gayleri ve Lezbiyenleri Koruma, Yardımlaşma ve Kültürel Etkinlikleri Geliştirme Derneği Başkanı Öykü Özen, geçtiğimiz günlerde CHP İl merkezinde düzenlediği bir basın açıklamasıyla adaylığını resmileştirdi.
Adaylık açıklamasında: “Amacım, Türkiye’de ezilen, hor görülen, sesi duyulmayan her kesimin TBMM’de sesi kulağı olabilmek…Sokaklardaki tüm eşcinseller, genelevler kapatılınca sokaklara dökülen genel kadınlar, meyhanelerde, gece kulüplerinde çalışmak zorunda olan yüzlerce kadın, dul kadınların yaşadığı sorunlar, şiddet gören kadınlar, tacize uğrayan, ensest ilişki kurbanı olan çocuklar, ezilen, hor görülen roman vatandaşlar, cezaevlerinde yatan insanlar ve basın emekçilerinin sorunları öncelikli çalışmalarım olacak” demiş.
Geçmişte gazeteci, yazar taifesi, yazanlar, çizenler hiçbir biçimde oylarını açıklamazlardı, bu genelde ayıp sayılırdı.
Son dönemlerde bu durum değişti, neredeyse her seçimden önce birileri oylarını açık ederek tercihlerini belirtiyorlar.
Bilenler bilir. Cumhuriyet Halk Partisi üyesi, sempatizanı ya da militanı değilim. Bugüne dek hiç oy da vermedim. Ama şimdi herkesin gözünün önünde ben oyumu açıklamak istiyorum.
Ama bir şartım var.
Bazı CHP’liler Öykü’nün adaylık açıklaması için parti binasını kullanmak istemesine ses çıkarmasalar da, binanın boşaltıldığını yine basından öğrenmiştik.
Türkiye değişiyor.
CHP’de değiştiğini ileri sürüyor. Bir değişim varsa, değişim gerçekleşiyorsa, değişimin başladığı yer Öykü olsun. CHP Öykü'yü listeye koysun, üstelik seçilecek yerden olması da şart değil. Yeter ki listede olsun.
O zaman benim oyum ÖYKÜ’ye olacak… 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder