Saat
10.00 1 Nisan, 1933. Halkı boykota çağıran SS üyeleri: "Deutsche! Wehrt
Euch! Kauft nicht bei Juden!" (Alman milleti kendini savun ve Yahudilerden
alış veriş yapma.) demişti. BİZDE DE OLMADI
MI? LAHMACUN YEMEYİN, KÜRTLER KAZANIYOR, ONLARDAN, ONLARIN MARKETLERİNDEN ALIŞVERİŞ
YAPMAYIN DENMİŞ VE ÇEŞİTLİ ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ TAŞLANMAMIŞ MIYDI???
Hitler'in
1933 yılında başa geçmesi ile birlikte, Yahudilerin haklarının kısıtlanması
uygulamalarına başlandı. Önce Yahudi
memurların ve Yahudi hukukçuların görevden alınmalarını sağladı. ALLAH ALLAH BU GÜNÜMÜZDE BİRŞEYE VE BİR
ÜLKEYE BENZİYOR AMA…BİZDE DE ÖNCE HUKUK SONRA ASKER SONRA MEDYA ELE
GEÇİRİLMEMİŞ MİYDİ???
1935
yılında Yahudilerin durumu tekrar daha da kötüleşti; Yahudilerin doktorluk,
eczacılık, askerlik ve birçok diğer meslekleri yapması yasaklandı. 1935 yılının
Haziran ayında Berlin'de tekrar Yahudi dükkânlarının harap edildiği bir
ayaklanma gerçekleşti. BENZERİ YAKIN MI
ACABA???? SIRA BUNLARA GELMİYOR MU???
Nazi
Soykırımı, Yahudi Soykırımı, ya da Ha-Shoa (İbranice: השואה Felaket); Almanya'nın Nazi döneminde yaklaşık
6 milyon kişinin (kaynaklara göre ölü sayısı değişir) sistemli bir şekilde
öldürüldükleri katliama verilen isimdir. Yahudiler başta olmak üzere Sintiler,
Romanlar, Yenişler ve diğer "Çingene" kabul edilen insanlar, Nazi
aleyhtarı Almanlar, engelliler, eşcinseller, Yehova şahitleri, savaş
tutsakları, Lehler ve diğer Slavlar da bu katliamın kurbanları olmuşlardır. Naziler
olayları zaman zaman "Yahudi problemine nihaî çözüm" olarak
tanımlamışlardır. AAAA BUNU DA BİLİYORUM YA NE DEĞİŞİK BU DÜNYA DEMEK Kİ HALA “NİHAİ
ÇÖZÜM”LER PEŞİNDE, AKP’NİN SIFIR SORUN VE NİHAİ ÇÖZÜM FORMÜLLERİ BUNA
BENZEMİYOR MU?
Bu
insanların öldürülme nedeni, Nazi döneminde doruğuna varmış olan Yahudi
nefretinin ve Nazi ırkçılığı görüşüne göre "yaşamaya hakkı olmayan
alt-sınıf ırklar" olarak görülmüş olmalarıydı. Öldürülen insanların yanı sıra, aralarında
Afrika kökenli Almanların da olduğu binlerce kişi ise zorla kısırlaştırıldı. 15
Eylül 1935 tarihinde "Nürnberg Kanunları" çıkarıldı. Bu kanuna göre,
Ari ırktan olmayanlar "alt sınıf"-insanlardır ve ari ırkına ait
insanlar ile evlenmeleri yasaklandı. 5 Ocak 1938'de Yahudileri tipik bir Yahudi
ön ve soyadı taşımaya mecbur kılan yeni bir yasa çıkarılır. Yahudi olan bir
kimse artık devletten sosyal yardım alamaz. Yahudilere birçok diğer meslek
yasaklanır. Yahudi öğrenciler Alman öğrencilerden ayrılırlar. Berlin'de 1600
Yahudi toplanır ve kapalı kamplara götürülür. Bu haber yayıldığında Yahudilerin
işsizlerinden ve en fakirlerinden bir kısmı yurtdışına göç eder. Kısa bir zaman
sonra Yahudilerin kaçmaları da zorlaşır. Birçok ülke Yahudi göçmenleri geri
çevirmeye başlar. BİZİM DE BAŞIMIZA BÖYLE
BİR ŞEY GELİR Mİ NE DERSİNİZ? HATTA DAHA İLERİ GİDİP SÜNNİ OLMAYAN MÜSLÜMANLARA
DA SIRA GELİR Mİ? NE DERSİNİZ???
NSDAP
yani Nazi partisi 1938 yılının Kasım ayında birçok ayaklanma organize eder. En
şiddetli ayaklanma 9-10 Kasım'da gerçekleşen "Kristal Gece"dir. Bu ayaklanmada
yüzlerce yıllık sinagoglar, Yahudilerin dükkânları, evleri ve diğer mülkleri
yakılır ve yaklaşık olarak 400 Yahudi öldürülür. Diğerleri dövülür ve
aşağılanır. Bundan sonraki birkaç gün içinde yaklaşık 36.000 Yahudi toplama
kamplarına taşınır. Bu ayaklanmaların amacı, aslında halkın ne türlü bir tepki
göstereceğini tespit etmektir. EVET EVET
ACABA ÜLKEMİZ NASIL BİR TEPKİ GÖSTERECEK……Hitler'in sağ kolu Goebbels bu
ayaklanmalardan sonra gazetelere şu başlığı bastırır; "Halkın ruhu kaynadı ve sonunda taştı".
II.
Dünya Savaşının başlaması ile birlikte, 1 Eylül 1939'da asıl Yahudi soykırımı
başlamıştır. Bütün Yahudilerin soyunu tüketme kararının 1941 yılının Ekim
ayında mı yoksa yaz zamanında mı verildiği konusunda tarihçiler aynı fikirde
değillerdir. Adolf Hitler aslında bu kararını 1925 yılında yazdığı "Mein
Kampf" (Kavgam) adlı kitabında çoktan açıklamıştır.
1939
yılında Almanya'da bulunan bütün Yahudilerin toplanıp Polonya'da gettolara
yerleştirilmeleri kararı verilmiştir. 1940 yılında Polonya’daki gettoların
sayıları hızla artmaya başlar. Bu gettolarda açlıktan, soğuktan ve salgınlardan
çok insan ölür. Gettolarda ölüm artık o kadar doğal bir şeydir ki kaldırımlarda
açlıktan ölmek üzere yıkılan insanlarla ve yığılı duran cesetlerle kimse
ilgilenmez. YAHU BU SAKIN HATAYDAKİ
MÜLTECİ KAMPLARI GİBİ OLMASIN, HEM KİMSE DE ZİYARET EDEMİYOR NASILSA….. TABİ BU
BİR YANLIŞ ANLAMAYA DA YOL AÇMASIN, SÖZÜNÜ ETTİĞİM ESAD YANDAŞLARINI BU KAMPA
TOPLADIK VE YOK EDİCEZ TONUNDA DEĞİL, BU BİR DENEME OLMASIN SAKIN, YAKIN GELECEKTE
BU ÜLKE HALKLARINDAN BİRİLERİ DE BU KAMPLARDA TUTULMASIN….
9
Ekim 1941den itibaren bütün Yahudilerin iyi görünür şekilde bir Davud'un Kalkanı sembolü taşımaları
zorunlu kılınır. Hala Almanya'da yaşayan son Yahudilerin evlerine "Burada
bir Yahudi oturuyor" diye bir yazı ya da bir Davud'un Kalkanı resmi
bırakılır. O zamana kadar rahat bırakılmış 65 yaş üzeri Yahudiler de kamplara
götürülürler. ACABA BİZ NE SEMBOLÜ
KOYMALIYIZ ONA KARAR VEREMEDİM. ÜLKEMİZDE DE KÜRTLERE- ERMENİLERE – LAZLARA-
ALEVİLER NE BİLEYİM “BİZDEN OLMAYAN”- NE DEMEKSE- HERKESE BÖYLE BİR ŞEY YAPSAK
NE İYİ OLUR DEĞİL Mİ????? ASLINDA BU DA OLDU DEĞİL Mİ? ADIYAMAN VE MALATYA’DA ALEVİLERİN EVLERİ İŞARETLENMİŞTİ.
19
Ekim 1941'den sonra medyaya bu konu hakkında haber yayınlamak yasaklanır.
TAMAM, BAŞBAKAN BU NEDENLE MEDYA
PATRONLARINI TOPLADI VE ONLARA MEŞHUUUR PARMAK İŞARETİNİ YAPTI VE SIK SIK
TELEVİZYONLARA ÇIKIP BAŞBAKAN BUNU TEKRAR TEKRAR YAPIYORDU. ŞİMDİ ANLADIM
Almanya'daki son Yahudilere et, buğday, süt,
bal gibi gıdalar verilmesi yasaklanır. Artık hasta Yahudilere ilaç vermek
yasaklanır. Yahudilerin bir mahkemeye başvurma hakları da ellerinden alındıktan
sonra, artık Almanya'da kalan en son Yahudiler avlanmayı bekleyen kurbanlardan
farksızdır..
EH SIRA BİZE DE
GELİR!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
Ne
yazık ki bu güzel ülke ve bu güzel ülkenin güzel insanlarını oluşturan halklar
şimdi tamda 1930’ların kafasıyla işleyen yeni Muhafazakâr Müslüman Liberallerin
yeni faşizmiyle karşı karşıya…..
Türkiye
2 alanda açık savaş yürüten bir ülke oldu. Birincisi kendi toprakları içinde
Kürtlerle savaşırken, ikinci olarak ise açıktan(öyle demiyorlar ama) Suriye’deki
savaşın tarafında (adının neden Özgür Suriye Ordusu olduğunu bilmediğimiz) ESAD
yandaşlarına karşı savaşıyor. ESAD’ı ve rejimini bende sevmem ve eleştiririm
ama bu Türkiye’nin ve hükümetinin derdi mi yoksa Suriye halkının derdimi bunu
görmek gerek.
Ne
ilginç değil mi? Türkiye giderek 1930’ların Almanya’sını andırmaya başladı.
Burada ki soru: Almanya’da Nazileri iktidara kim taşımıştı. Yanıt ortada ALMAN
HALKI….
Gerçek soru ise sanırım şu:
Türkiye Halkları olarak bizlerde
benzerini yapacak mıyız? Yoksa irade gösterip kardeşçe ve barış içinde bir
ülkeden bir arada yaşayacak mıyız ve de yükselen bu faşizme dur diyebilecek
miyiz???????
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder